Afyonkarahisar Belediye Başkan adayı Burcu Köksal, 6 Mart’ta Afyonkarahisar Seçim Koordinasyon Merkezi açılışında yaptığı konuşmada, “Seçildiğimde Afyonkarahisar Belediyesi’nin kapıları, DEM Parti hariç bütün siyasi partilere açık olacak” dedi.
ÖZEL: DİL SÜRÇMESİ…
Köksal’ın bu açıklamasına gelen tepkilerin ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Uşak mitinginde konuyla ilgili, “Dil sürçmesi yaşandı. Afyon Belediyesi de Uşak Belediyesi’nin kapıları da herkese açık” ifadelerini kullandı.
KÖKSAL: AÇIK VE NETİM
Köksal ise X hesabından yaptığı paylaşımla, mitingdeki sözlerinin arkasında durdu: “Ben Suriyeliler amasız fakatsız lakinsiz Afyonkarahisar’dan göndereceğim diyorum, AKP mevcut işçileri çıkaracak PKK’lıları işe alacak diyorlar; ben emeklilere 4 ay doğalgaz ve Afjet konusunda destek vereceğim diyorum, belediyeyi DEM’lilerle yönetecek diyorlar; rantsal dönüşüm değil garip gurabaya bedelsiz ev yapacağım diyorum, gizli kapılar ardında demlilerle görüşüyor diyorlar. Açık ve net Afyonkarahisarı demlilerle ve hüdaparlılarla yönetmeyeceğim… Net….”
CHP: KAPILAR HERKESE AÇIK
CHP ise kurumsal X hesabından yaptığı paylaşımda, partinin konuyla ilgili görüşlerine açıklık getirerek, “Türkiye’yi kimlikler üzerinden ayrıştıran kutuplaştırıcı siyasetin karşısında” tüm halkı kapsayan ve kucaklayan bir siyasetin kurulacağı belirtti; “Bugün yönetmekte olduğumuz ve 31 Mart 2024’ten itibaren yönetmeye başlayacağımız tüm belediyelerimizin kapıları herkese sonuna kadar açık olacak, tek bir yurttaşımız dahi kimlikleri nedeniyle haklarından ve kamu hizmetlerinden yoksun bırakılmayacaktır.”
İMAMOĞLU: YA KENDİNE İŞ BULACAK YA DA BAŞKA PARTİ…
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’ndaki mitingde yaptığı konuşmasında “Ben CHP’liyim ama ben bu partiye, bu partililere değil, bu şehrin her insanına hizmet ediyorum; her siyasi görüşten olan insanına. Öyle, ‘ben belediye başkanı olursam, şu partilileri belediyeye almam, şu partililer hariç şunlarla görüşürüm, diyen ya kendine başka bir iş bulacak, ya da başka parti bulacak onu söyleyeyim” ifadelerini kullandı.
Tepkilerin arından Köksal, sosyal medya hesabından konuya ilişkin olarak yeni bir paylaşımda bulundu; “Seçim süreci boyunca söylediğim gibi AKP’nin yalanlarına iftiralarına montaj videolarına karşı söylemim nettir. Belediye Başkanı olduğumda belediyeyi DEM ve HÜDA-PAR ile yönetmeyeceğim. Belediye başkanı olduğumda belediyenin kapısı etnik kökeni, mezhebi ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyetine vatandaşlık bağı ile bağlı olan bu ülkeyi seven bu ülkenin birlik bütünlüğünü savunan herkese ardına kadar açık olacaktır” ifadelerini kullandı.
FATİH PORTAKAL: KILIÇDAROĞLU TALİMATI
Bu gelişmeler üzerine gazeteci Fatih Portakal televizyonda Köksal’ın sözleriyle ilgili şöyle bir yorum yapmıştı:
“Ben bunun bir talimatla yapıldığını düşünüyorum. Açık açık net ismini de söyleyeyim Kılıçdaroğlu’nun yakınındaki isimlerden biri. Birazdan bir görüntü de ekrana getireceğim. Özgür Özel’in de kendisini Kılıçdaroğlu’yla arasını bozmak istemediği için aday gösterdiğini tahmin ediyorum. Talimatı kanıtlayamam ama Kılıçdaroğlu’ndan geldiğini bile düşünüyorum. Bak bu kadar da net konuşuyorum. Çünkü ben de net konuşmayı seven bir insanım. Çünkü Kılıçdaroğlu; onun için önemli olan İmamoğlu’nun kaybetmesi. Kılıçdaroğlu 1 Nisan’dan sonrasının hesaplarını yapıyor. Ama özellikle İstanbul’un kazanılıp kazanılmaması çok daha önemli. Partinin içerisinde böyle insanlar da var ama bu insanlara yurttaş olarak tepki verenler de var.”
KILIÇDAROĞLU: ALEYHİME KASITLI YALAN BİR HABER YAPILIYOR
T24’ten Murat Sabuncu’ya konuşan Kılıçdaroğlu iddialarla ilgili olarak şunları söyledi:
“Fatih Portakal, Burcu Köksal’ın DEM Parti ile ilgili sözleri söylemesi için benim talimat verdiğimi, yakınımdaki isimlerden biri vasıtasıyla bunu yaptığımı söylüyor. Bakın açıkça çağrı yapıyorum: Bu yakınımda olduğu ya da böyle bir cümle kurulmasını söylenen isim kimse açıklanması gerekir. Böyle bir cümlenin sarf edilmesini söyleyen kişi alçak ve şahsiyetsiz bir kişidir. Ne böyle bir talimat verdim, ne de böyle bir yakınım vardır. Fatih Portakal bunu açıklamak zorundadır. Açıklamıyorsa yalan haber ürettiğini ben söyleyeceğim.
Bir kez daha açıkça söyleyeyim: Burcu Köksal’a böyle konuşması yönünde talimat verdiğim alçak bir iftiradır. Benim yakınımdaki her kişi şunu çok iyi bilir. Ben CHP’nin tüm belediye başkanlarının başarısını isterim, bu benim en büyük dileğim. Ne yazık ki aleyhime kasıtlı yalan bir haber yapılıyor. Aleyhimde yapılan kasıtlı yalan haberlere ve iftiralara ne yazık ki ben alışığım ama daha vahimi bu sefer ki operasyonda yıpranan sadece ben değilim, Cumhuriyet Halk Partisidir. Ben bana yapılana kan kusar kızılcık şerbeti içtim der susarım ama partime gelecek en ufak bir zarar varsa kimse beni susturamaz ve sindiremez. Sonucu ne olursa olsun..
Kılıçdaroğlu’na Burcu Uysal’ın konuşmasıyla ilgili olarak şunları söyledi:
“Benim DEM ya da herhangi bir partinin dışlanması ile ilgili bir görüşü, sözü savunmam mümkün olabilir mi? Genel başkanlığım sırasında ötekileştirmeye karşı mücadele etmedim mi? Genel başkanlığım sırasında yerel yönetimlerde temel ilkelerimiz başlıklı tüm teşkilata yollanan yedi maddeyi hatırlıyor musunuz? Bunun birinci maddesi neydi? Yönettiğiniz belediyede hemşerilerinizi inançları, kimlikleri, yaşam tarzları itibariye ötekileştirmeyiniz. Tüm vatandaşları kucaklayınız. Bunu ilke edinmiş, ilk madde yapmış bir kişi böyle bir ötekileştirmeyi kabul eder mi?”
Fatih Portakal aynı zamanda CHP Kurultay’ında Burcu Köksal’ın görüntülerini de yayınlamış ve “Kılıçdaroğlu ekibinin önemli üyelerinden biri” demişti. Kılıçdaroğlu bu konuda da şunları anlattı:
“Benim genel başkanlığım sırasında önerim üzerine dört kişi seçildi. Grup başkanı Özgür Özel ve Grup Başkan vekilleri olarak da Burcu Köksal, Ali Mahir Başarır ve Gökhan Günaydın. Siz diğer üçünü söylemeyip sadece Burcu Köksal’ı anlatıyorsunuz. Ben gazetecilerin özgürce haber, yorum, eleştiri yapmasını her zaman destekledim. Ama işin içine yalan, iftira, önyargı girdiğinde bunu sorgulamak benim görevimdir… Birilerinin çıkarı için yalan haberi doğru haber olarak vermek benim bildiğim gazetecilik ilkelerine de ahlaka da aykırıdır.”
(HABER MERKEZİ)