CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir’de açıklamalarda bulundu.
Özel’in açıklamalarının satırbaşları şöyle:
“Kurultayımızdan sonra bu havaalanına geldiğimizde seçim otobüsümüzü buraya sokmamışlardı. İktidar partisinin adayı içinse kapıları sonuna kadar açtılar. Bu otobüsü buraya sokan şey otobüsün şoförü değildir. Otobüsü buraya sokan şey Özgür Özel’in genel başkanlığı ya da bir başkamızın burada koyduğu irade değildir. Bu otobüsü buraya sokan güç sizsiniz, CHP örgütüdür.
Türkiye’nin dört bir yanındaki konuşmalarında hep İzmir ve İzmir’in adaylarına ve seçmenlerine çok seslendim. Bir değişim başlayacaksa bunun İzmir’den başlaması gerektiğini ifade ettim.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkanlığına aday olduğum süreçte tüm Türkiye’de ve kurultayımızda şunu söylemiştim, ‘Benim inandığım bir kural var. O da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi 2. parti olamaz.’ Bugün Cumhuriyet Halk Partisi, 14 büyükşehir belediyesini kazanmıştır, 15. büyükşehir için büyük bir hukuk mücadelesi içindeyiz. 14 büyükşehirde kalsak dahi CHP’den sonra en çok büyükşehir kazanan partiden 4 il öndeyiz. Cumhuriyet Halk Partisi 35 il kazanmıştır. En yakın rakibinden 11 il ileridedir.
3’ü büyükşehir belediye başkanı olmak üzere 35 kadın belediye başkanımız geçen dönem 11 olan sayıyı 35’e çıkarken bu konuda en önemli katkı İzmir’de gösterdiğimiz 9 kadın adaydan 8’ini seçen İzmir’in seçmenlerine aittir. Türkiye’de neredeyse tamamen gençlik örgütlerimizden gelen 58 genç belediye başkanımız vardır. Bu konuda da en büyük teşekkürü İzmir’de aday gösterdiğimiz 12 gencimizden 11’ini seçen İzmir’e borçluyuz. Tam bu aşamada kazananlarla ilgili bir şey söylemeden önce iki tane kaybetmeyenden bahsetmek isterim. Aliağa’da yarışa başladığında yüzde 18 geride olan Türkiye’nin en canlı, en diri, en samimi kampanyalarından birini yapan; siyaseti bu seçim sonucuyla noktalamayan aksine bir sonraki seçimin ilk günlerini yaşayan ve Aliağa adayımız Çağatay Güç’e yürekten teşekkür ediyorum.
“MENEMEN’E ANT İÇİYORUZ”
İzmir Menemen’de kendi hatalarımızla ve İzmir’de AKP’nin kumpasıyla elimizden alınan belediyede belediye imkanlarının hiçbirimizin el sürmediği köy, beldelerden devralınan arazilerin satışını bir siyasi rant yöntemine çeviren devletin gücüne karşı bir kadın adayımız mücadeleyi bu seçim için kazanamadı görünüyor. Ancak o kaybın tüm sorumluluğu Cumhuriyet Halk Partililer olarak hep birlikte üstleniyoruz. Menemen adayımız Deniz Karakurt’a yürekten teşekkür ediyor ve Kubilay’ın kenti Menemen’e ant içiyoruz ki gelecek seçimleri Cumhuriyet Halk Partisi kazanacak.
Aday belirleme sürecinde İzmir partimizin sancak gemisi demiştim ve bugün sancağı yere düşürmeyen CHP sancağını onurla gururla taşıyan bir takım kötü niyetlilerin beklentilerinin aksine 30 belediyeden 28’ini bize armağan eden İzmirlilere yürekten teşekkür ediyorum. Aday belirleme süreçlerinin sonunda ‘Değişim nerde?’ diye soranlar İzmir’e baksın demiştim. İzmir adayları toplam yaş ortalamaları 47 olmak üzere benden 2 yaş genç 30 belediye başkanının yaş ortalaması. 12’si genç 9’u kadın aday 11’i ve 8’i seçildi.
Aday belirleme süreçlerinde kimsenin hakkını yemedik. Eğer kusurumuz, hatamız varsa kastımız yoktur. Bundan sonra İzmir hakettiğini alacak. Yapılanların üstüne koyacak ama o büyük beklentiye de cevap verecek. Ben bu genç, iyi eğitimli, çağdaş, birbirini düşman görmeyen, bu örgütü dizayn etmeye değil İzmir’i dünya kenti yapmaya gelen bu arkadaşlarıma yürekten inanıyorum. Bundan sonra ilçe başkanlarımız Atatürk’ün koltuğunun ilçelerindeki bekçileridir. Siyaseti onlar yapacak, örgüt-belediye ilişkilerinin sağlıklı yürütülmesine katkı sağlayacak, belediye başkanlarımızda kamu görevlerini yaparak önce örgütümüzün sonrada hepimizin göğüsünü kabartacak yüzünü güldürecek.
“MİLLETİMİZDEN KREDİ ALDIK”
Buradan bütün örgütümüze çağrım şudur: Elbette örgüt-belediye ilişkisi önemlidir. Fakat ne belediyeler örgütün yöneteceği kurumlardır ne de belediye başkanları örgütümüzün amiridir. Herkes kendi görevini iyi yapınca bir başka göreve talip olursa hakkının yenmeyeceğini görmüştür. Bugün tarihimizde ilk kez memleketim Manisa’da ve Denizli’de geçmiş dönemin 2 başarılı il başkanı büyükşehir belediye başkanımız olmuştur. Örgüt-belediye dengesini doğru kuran, birbirine destek olan, yapılan iyi icraatları doğru anlatan, örgütüne hakkıyla sahip çıkan belediye başkanına sonuna kadar bende sahip çıkacağım.
Biz milletimizden bir kredi aldık. Bu bir yatırım kredisidir. Eğer Türkiye’nin geleceğine yatırım yaparsanız, size Türkiye’yi yönetmeniz için de daha büyük kredi vereceğim, demiştir.
“ENGEL TANIMAYACAĞIZ”
İktidarda başka bir sosyal demokrat parti yok. Atatürk’ün hedeflerini tutturmuş değiliz. Bu 5 yılda kim hata yaparsa kim yanlış yaparsa Atatürk’ün partisini girdiği ilk yerel ve genel seçimde birinci parti yapma ve Atatürk’ün partisini ikinci yüzyılın ilk seçiminde iktidar yapma hedefimize, Türkiye’nin bu büyük yürüyüşüne engel olur, bu yolda engel tanımayacağız.
“KAPIMIZ SONUNA KADAR AÇIK”
İzmir’de olmadığı gibi yapanlar, partilerinin rozetini gizleyenler İzmir’i kandıramamıştır. Ama sakın bu seçimin bize kazandırdığı özgüvenle Cumhur İttifakı’ndan gençlere bu partiyi yabancı hissettirirsek yanlış yaparız. Burası baba evidir. Burada herkese yer vardır. Baba evinde kardeşin biri başını açar, bir kapar. Kimse karışmaz. Baba evi böyle bir yerdir. İzmir, hoşgörü ve özgürlüklerin kentidir. Bunu bütün Türkiye’ye göstereceğiz.
Birinin kalbini kırdıysak ben partinin genel başkanı olarak özür diliyorum. Tüm siyasi partilere kapımızın sonuna kadar açık olduğunu, kime oy vermiş olursa olsun tüm yurttaşlara kapımızın açık olduğunu söylemek istiyorum.
İzmir’de bizimle olan, tüm muhafazakar demokratlara, tüm milliyetçi demokratlara, tüm Kürt demokratlara saygılarımızı, sevgilerimizi sunuyorum.”