“`html
Tugay: İzmir’de Süreç Düzgün Yönetilmeseydi Su Krizi Yaşanabilirdi
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, 22 Mart Dünya Su Günü vesilesiyle düzenlenen etkinlikte su krizine dikkat çekerek, “Her geçen yıl daha ağır bir su krizi ile karşılaşabiliriz. Sadece İzmir’de değil, Türkiye genelinde ve dünya çapında büyük bir su krizine şahit olmaktayız. Ancak İzmir’in etkin yönetimi sayesinde, geçmiş yıllarda şiddetli kuraklıklara rağmen su krizi yaşamadan bu süreci atlattık. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde, bu konulara duyarlı ve bilinçli insanlar görev yapıyor,” şeklinde konuştu.
Başkan Tugay, İZSU ve İzmir Planlama Ajansı (İZPA) iş birliğiyle EGİAD Sosyal ve Kültürel Etkinlikler Merkezi’nde gerçekleştirilen “Dünyada ve İzmir’de Suyun Geleceği” panelinde söz aldı. Moderatörlüğünü İZPA Başkanı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu’nun üstlendiği panelde, su krizinin sadece bir çevre sorunu olmadığını ve gıda ile enerji krizleriyle karşı karşıya olduğumuzu da vurguladı. Tugay, “Eğer bu süreçler iyi yönetilmezse, yaşam alanlarını terk etmek zorunda kalabiliriz. Bu yaklaşım ciddiye alınması gereken bir konu,” diyerek, tehlikeye dikkat çekti.
2024 Yılı Sıcaklık Rekoru Bekleniyor
Yerel yönetim olarak halkı bilinçlendirme yönünde adımlar attıklarını belirten Tugay, “Ancak bu çaba yalnızca bizimle sınırlı kalmamalı. Şehrin bütün dinamiklerinin, bilincin artırılmasına katkı sağlaması gerekiyor. Eğer merkezi hükümet bu konuya kayıtsız kalırsa, yerel yönetimlerin gücü sınırlı kalacaktır. 2024 yılı tarihin en sıcak yılı olarak öngörülüyor. Son üç yılda gerçekleşen yağış miktarı, 2021 yılındaki seviyeye eşit. Hem İzmir’de hem de Türkiye genelinde su kaynakları kuruma tehlikesiyle karşı karşıya,” diyerek, iklim krizine hızla müdahale edilmesi gerektiğini ifade etti.
Karbon Nötr Olmak Kaçınılmaz
İzmir’in karbon nötr şehir olma hedefinden bahseden Tugay, “2030 yılına kadar karbon salınımını sıfıra indirmeliyiz. Bu bir tercih değil, zorunluluktur. Kendi sorumluluklarımızı yerine getirmeden, diğer şehirlere örnek olamayız. Enerji verimliliği üzerine çalışmalar yapıyoruz ve bu konuda gereken adımları atıyoruz,” dedi.
Suyun Tasarruflu Kullanımına Dikkat
Kısıtlama getirmek istemediğini belirten Tugay, İzmir’in tarımsal sulama oranının oldukça yüksek olduğunu vurguladı. “Artık çiftçilerimizle suyun verimli kullanımı konusunda bir diyalog geliştirmemiz gerekiyor. Düzgün sulama sistemlerine geçiş yaparak, daha az suya ihtiyaç duyan bitki türlerini tercih etmeliyiz,” dedi. Ayrıca bireysel su tüketimine yönelik düzenlemeleri de öncelikli olarak ele almak gerektiğini belirtti.
Suyun Geleceği İçin Farklı Bir Yaklaşım Gerekli
İZPA Başkanı Prof. Dr. Velibeyoğlu, su ihtiyaçlarının eşit dağılımına dikkat çekerek, “Tarım sektörü su tüketiminin en yüksek olduğu alan. Kırsal ve kentsel alanlar arasında ciddi bir eşitsizlik söz konusu. Türkiye’de nüfus batıda yoğunlaşırken su kaynakları doğuda yer alıyor. Bu bölgesel farklılıkleri göz önünde bulundurarak yeniden bir planlama yapılmalı,” diye ifade etti.
İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, “Son yıllarda su kaynakları ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya. Yeni kuyular açıp, depo yapımı gerçekleştiriyoruz. Su tasarrufuna yönelik adımları artırmalıyız,” dedi.
Panelde söz alan Prof. Dr. Alper Baba, “Dünya genelinde 2.2 milyar insanın güvenli içme suyundan mahrum olduğunu unutmamalıyız,” diyerek, su kaynaklarının önemini vurguladı.
Son olarak, “Su tasarrufu ve kayıp kaçak oranı konusunda ciddi hedeflerimiz var. Mevcut kaynaklarımızı etkin kullanmak en önemli önceliğimiz olmalı,” diyerek, suya sahip çıkmanın önemine dikkat çekti.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
“`
